Anayasa Mahkemesi'nden üniversitelerde afiş ve toplantı özgürlüğü kararı

Anayasa Mahkemesi'nden üniversitelerde afiş ve toplantı özgürlüğü kararı
Anayasa Mahkemesi, üniversitelerde öğrencilere izinsiz pankart asma, toplantı düzenleme ve "örgüt faaliyetinde bulunma" gerekçesiyle disiplin cezası verilmesine ilişkin YÖK Kanunu hükümlerini iptal etti. Karar, CHP'nin başvurusuyla alındı.

Artı Gerçek - Anayasa Mahkemesi (AYM), Yükseköğretim Kanunu'nda yapılan ve üniversitelerde öğrencilere disiplin cezası verilmesi için kullanılan bir dizi değişikliği iptal etti. Üniversite öğrencileri için birçok alanda özgürlük anlamına gelen iptal kararı, CHP'nin başvurusuyla alındı. "İzinsiz bildiri dağıtmak, afiş veya pankart asmak" hükmü Anayasa'ya aykırı bulunurken, kararın gerekçesinde keyfilik vurgusu yapıldı.

CHP, 2 Şubat 2023 tarihinde TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen 7437 sayılı Yükseköğretim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un bazı maddelerinin iptal edilmesi talebiyle AYM'ye başvurmuştu.

'İZİNSİZ' BİLDİRİ DAĞITMAK ARTIK YASAK DEĞİL

AYM, 22 Şubat'ta yaptığı değerlendirmede, YÖK Kanunu'nun 54'üncü maddesinde "kınama disiplin cezasını gerektiren haller" arasında sayılan "Yükseköğretim kurumu içinde izinsiz olarak bildiri dağıtmak, afiş veya pankart asmak" hükmünü Anayasa'ya aykırı bularak iptal edildi.

'DÜŞÜNCE HENÜZ İFADE EDİLMEDEN İZNE BAĞLANAMAZ'

DW Türkçe'nin aktardığı üzere, kararın gerekçesinde, ifade özgürlüğünü sınırlamaya yönelik bir kanuni düzenlemenin şeklen var olmasının yeterli olmadığı, yasal kuralların keyfiliğe izin vermeyecek şekilde belirli ve öngörülebilir nitelikte olması gerektiğine işaret edildi. Düşüncenin, henüz ifade edilmeden önceden izne bağlanması, denetlenmesi veya tümden yasaklanmasının, idarenin denetiminden geçirilmeksizin, izni alınmaksızın açıklanan düşüncelerin yaptırıma tabi tutulması suretiyle kategorik olarak engellenmesinin, ifade özgürlüğüne yönelik ağır sınırlama örnekleri olduğu vurgulandı. Bu tür sınırlamaların, kişi ve grupların düşüncelerini açıklamadan önce sıkı bir oto sansüre tabi tutmaları sonucunu doğurduğu belirtilen kararda, şöyle denildi:

"Kişilerin dikkat çekme, kamuoyu oluşturma gibi amaçlarla bildiri dağıtma, afiş veya pankart asma benzeri eylemleri tercih etmelerinin, bu tür yöntemlerin daha az külfetle daha çarpıcı biçimde geniş kitlelere ulaşmalarına imkân tanıması bakımdan önemli olduğu şüphesizdir. Bu tür materyallerin asılmasına, dağıtılmasında şekli veya maddi anlamda herhangi bir sınır öngörülmeksizin izin şartı getirilerek bu hususun disiplin yaptırımına bağlanması ifade özgürlüğünün kategorik olarak sınırlandırılması sonucunu doğurur niteliktedir."

Bu tür eylemlerin doğurabileceği zararların önüne geçmenin daha uygun ve hafif yöntemlerle sağlanmasının mümkün olduğuna işaret edilen kararda, "Bu bağlamda yükseköğretim kurumlarında ifade özgürlüğünün kullanılmasının, Anayasa'da öngörülen güvencelerine uygun şekilde kolaylaştırılması yerine, alanının oldukça dar bir çerçeveye sıkıştırılmasına neden olan kuralın, demokratik toplumda zorunlu bir toplumsal ihtiyacı karşılamaya hizmet etmediği açıktır" denildi. Kararda, bu yaptırımın demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olmadığı vurgulandı.

'İZİNSİZ TOPLANTI' YASAĞI ANAYASA'YA AYKIRI

Yine söz konusu yasada bir haftadan bir aya kadar okuldan uzaklaştırmayı gerektiren "Yükseköğretim kurumuna ait kapalı veya açık mahallerde yetkililerden izin almadan toplantılar düzenlemek" yaptırımı da Anayasa'ya aykırı bulundu. Kararda, bu kuralın yüksek öğretim öğrencilerinin toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkını sınırlandırdığı vurgulandı. Kararda, "Bu itibarla Anayasa'nın toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı bakımından özel olarak öngördüğü güvenceyi dikkate almayan kuralın Anayasa'nın 13. maddesinde belirtilen, sınırlamanın Anayasa'nın sözüne aykırı olamayacağı hükmüne aykırılık teşkil ettiği sonucuna varılmıştır" denildi.

MAHKEME KARARI OLMADAN SUÇLU İLAN EDEN MADDE

YÖK Kanunu'nda yine "suç işlemek amacıyla kurulan bir örgüte üye olmamakla birlikte, örgüt adına faaliyette bulunmak veya örgüte yardım etmek" eylemi üniversiteden atılma nedeni olarak sayılmıştı. Yüksek Mahkeme, bu düzenlemeyi de iptal ederken gerekçesinde, kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmadan idari bir kararla, bu eylemden dolayı öğrencilerin üniversitelerden atılamayacağını vurgulandı. Gerekçede, şu değerlendirme yer aldı:

"Nitekim suç ve cezayı düzenleyen hükümlere aykırı bir fiili tespit etmek, suç işlendiğini tespit etmek ve faili suçlu saymak anlamını taşımaktadır. Dolayısıyla yükseköğretim kurumundan çıkarma şeklindeki sınırlama tek başına Anayasa'nın 38. maddesi kapsamında bir ceza olarak nitelendirilemeyecekse de bu tedbirin henüz kişi hakkında suç işlediğine dair kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararı bulunmaksızın kişinin o suça ilişkin eyleminin tespit edilerek uygulanmasının masumiyet karinesine aykırılık teşkil edeceği kanaatine varılmıştır.

CHP KARARI PAYLAŞTI

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, karara ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:

"Başvurumuz üzerine Anayasa Mah; üniversitelerde izin almadan pankart astığı, toplantılar düzenlediği, örgüt faaliyetinde bulunduğu (mahkeme kararı olmaksızın) gerekçesiyle öğrencilere çıkarma cezası verilmesine ilişkin YÖK Kanunu hükümlerini iptal etmiştir.

Türkiye’yi demokratikleştirmeye davet edeceğiz.." (HABER MERKEZİ, DW Türkçe)

chp-anayasa-mahkemesi.jpg

Öne Çıkanlar