Saray'dan Kılıçdaroğlu'na 'sözde Cumhurbaşkanı' yanıtı: Özür dilesin

Saray'dan Kılıçdaroğlu'na 'sözde Cumhurbaşkanı' yanıtı: Özür dilesin
CHP lideri Kılıçdaroğlu, 10 Ocak Gazeteciler Günü mesajında, Erdoğan'ın Sözcü gazetesini hedef aldığı açıklamalarını anımsatmıştı.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nde paylaştığı mesaja yanıt veren AKP'liler, Erdoğan'dan özür dilenmesi çağrısında bulundu. Cumhurbaşkanlığı'na bağlı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanımızdan ve milletimizden derhal özür dilemelidir" ifadelerini kullanırken AKP Sözcüsü Ömer Çelik, "Kılıçdaroğlu, meşru makama saldırıyor" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü mesajında AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Sözcü gazetesi için kullandığı ifadeleri hatırlatarak, "Yine 2020 yılında bir ülkenin sözde cumhurbaşkanı, bir gazeteyi doğrudan hedef gösterip 'ben o gazeteyi okumuyorum, siz de satın almayıp, okumayın' diye çağrı yapıyorsa orada medya üzerindeki vesayeti ve baskıyı düşünün" dedi.

ALTUN: ÖZÜR DİLESİN

Kılıçdaroğlu'nun bu ifadelerine Saray'dan yanıt geldi. İletişim Başkanı Fahrettin altun, sosyal medyadan bir açıklama yaparak Kılıçdaroğlu'nun 'sözde' ifadesi nedeniyle özür dilemesi gerektiğini savundu.

Altun, "Kemal Kılıçdaroğlu Sayın Cumhurbaşkanımızdan ve milletimizden derhal özür dilemelidir. Sayın Cumhurbaşkanımıza 'sözde Cumhurbaşkanı' demek her şeyden önce milli iradeye yapılmış bir saygısızlıktır. Yalan, iftira ve hakaret siyasetin değil siyasetsizliğin ve acziyetin göstergesidir" diye yazdı.

ÇELİK: MEŞRU MAKAMA SALDIRI

Altun'un ardından AKP Sözcüsü Ömer Çelik de Kılıçdaroğlu'na seslenerek, "Kılıçdaroğlu, milletimizin iradesine ve Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil eden meşru makama saldırmaktadır" ifadelerini kullandı.

Çelik, şunları yazdı:

"Girdiği her seçimi kaybetmiş Kılıçdaroğlu’nun, girdiği her seçimi kazanmış Cumhurbaşkanımıza demokrasiye ve hukuka aykırı şekilde hitap etmesi "Yassıada zihniyeti"nin göstergesidir. Cumhurbaşkanımız Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil etmektedir. Sayın Cumhurbaşkanımız meşru ve demokratik seçimlerle seçilmiş, Türkiye Cumhuriyeti’ni en yüksek düzeyde temsil eden meşru Cumhurbaşkanıdır. Cumhurbaşkanımızdan "sözde Cumhurbaşkanı" diye bahseden kişi demokrasi düşmanı olduğunu itiraf etmiş olur.

Kılıçdaroğlu’nun seçimle işbaşına gelmiş Cumhurbaşkanlığı kabinesi ile 12 Eylül darbe rejimini mukayese etmesi ise milletimizle, demokrasiyle ve hukukla kavga etmektir.

Kılıçdaroğlu bu sözleriyle "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" ilkesi ile kavga etmektedir.Kılıçdaroğlu siyasi ahlakla bağdaşmayan bu sözleri ile milletimizin iradesine saldırmıştır. Milletimizden ve Cumhurbaşkanımızdan özür dilemelidir. Tüm milletimiz şimdiye kadar olduğu gibi, meşru Cumhurbaşkanlığı makamına saygısızlık edenlere gereken dersi vermeye devam edecektir."

NE OLMUŞTU?

Kılıçdaroğlu, bugünkü mesajının ilgili bölümünde şunları demişti:

"Yine 2020 yılında bir ülkenin sözde cumhurbaşkanı, bir gazeteyi doğrudan hedef gösterip 'ben o gazeteyi okumuyorum, siz de satın almayıp, okumayın' diye çağrı yapıyorsa orada medya üzerindeki vesayeti ve baskıyı düşünün. Sıradan bir kişi bunu söylemiyor, devleti yöneten en tepedeki koltukta oturan zat söylüyor. Bizim cumhuriyet tarihinde bir ilktir ve 21. yüzyılda söylenmiştir. Yine gerçekleri anlatan televizyon kanallarına 10 gün karartma 54 yaptırım cezası uygulanıyorsa oturup düşünmemiz lazım. Bir ülkenin Hazine ve Maliye Bakanı görevinden istifa ettiği halde 1775 radyo ve televizyon kanalı, 27 saat bakanın istifasını talimat alamadıkları için veremiyorsa oturup düşünmemiz lazım. Sıradan bir insan değil. Hem aileden hem damat hem saraya yakın hem hazineden hem maliyeden sorumlu, istifa ediyor açıklıyor, ‘açıklamayın’ diye talimat gidiyor. 1775 radyo ve televizyon kanalı 27 saat bu haberi vermiyor. Hangi demokrasiden hangi insan haklarından söz edeceğiz?

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar