Helal olsun!

Parayla saadet olmadığı gibi şampiyon da olunmuyor. Kazanmak için önce insanları kazanmalı!

Başkaları gibi ‘Helallik’ istemediniz ama ‘Helal olsun’ size… Ben de dahil sezon öncesi ‘çok bilmişlerin’ şans tanımadığı ‘hızlandırışmış ligde’ fırtına gibi estiğiniz, en istikrarlı ve akışkan  futbolu sergilediğiniz ve de bileğinizin hakkıyla şampiyon olduğunuz için ‘Helal olsun’ size. Sadece bu kadar mı? Yok, devamı var… Art arda yaşanan sakatlıklar, testi pozitif çıkan oyuncular, ödenemeyen maaşlara karşın yılmadan savaşarak şaibesiz, lekesiz şampiyonluk kazandığınız için ‘Helal olsun’ size… "Sahaya çıkıp mücadele edecek 11 futbolcumuz olduğuna göre eksik değiliz" açıklamasını yaparken, yoklukların ardına sığınma gereği duymayan Sergen Yalçın ‘Helal olsun’ sana… Bu şampiyonluğu (en azından benim için) diğerlerinden farklı kılan, Beşiktaş’ın ‘kapitalizme’ karşı verdiği savaş oldu. Bir yanda Koç Holding destekli Fenerbahçe, diğer yanda motivasyon üstadı Fatih Terim’in Galatasaray’ı... 

Beşiktaş sezon boyunca yanlısından da, yansızından da alkış alırken futbolun paydaşlarının fikir birliği ‘Ligin en iyi futbolunu Beşiktaş oynuyor’ yönündeydi. Son haftalardaki düşüş, ki Karagümrük maçı hâlâ soru işareti; hem fiziksel, hem de zihinsel çöküşün belirgin göstergesi olup çıkıverdi. ‘Bu yumruğun ardından ayağa kalkamaz’ öngörüsünü sunanların istemi ise belirgindi! Ama yok öyle olmadı… Sergen Yalçın oyuncularını doğru yönlendirdi, yönetim de bir iki hatanın dışında duvara toslamadı ve şampiyonluk zor da olsa geldi. Açılımını yapalım! Karagümrük’ün Beşiktaş’a attığı gollerden sonra yaşadığı coşkunun karşılığını bulamadım, bulacağımı da sanmıyorum!  Dün gece ligden düşen Denizlispor’a 5 gol attılar ama hiç birisinde Beşiktaş’a attıkları gollerden sonraki coşkuyu yaşamadılar. Oysa lig de aynı, puan da! Yönetim hatası mı? Eleştirdiğiniz kulüplerin yaptığı hatayı neden yinelediniz? Niçin Karagümrük maçında locaları doldurdunuz? Doldurdunuz da sonuç ne oldu? Yine de şanslı kullarmışsınız, ama bu bir daha aynı yanılgıya düşmeyin olur mu!

Beşiktaş, değil astronomik Mesut Özil’i gerçekleştiricek ekonomik güce sahip olmak, malzemeci Süreyya’nın maaşını ödeyecek olanağa sahip olamadığı dönemde ‘kapitalle’ mücadele etti ve kazandı. Bunun için de ‘Helal olsun’ size… 

Futbolun değişmez kuralı: Ya üstün yetilere sahip oyuncuların oluşturduğu kadroya sahip olacaksın, ya da ‘sıradan’ futbolcularla takım olgusunu oluşturup savaşacaksın. Beşiktaş ve Sergen Yalçın bunu başardı. Kim Cyle Larin’in yetenekli futbolcu olduğunu iddia edebilir attığı gollere karşın, aynı şekilde Georges-Kévin N'Koudou’nun üstün meziyetlerinden söz etmek olası mıdır? Hangi teknik direktör sezona kaleci Ersin Destanoğlu ile devam etmek isterdi? 

Ali Koç, bir ‘oligark’ olmasa da Roman Abramoviç ile özdeş politika izledi. Sonuç? Parayla saadet olmadığı gibi şampiyon da olunmuyor. Kazanmak için önce insanları kazanmalı!

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi