Sizin millet hangi memleketten Usta?

Haklı olarak bu ‘millet’in içine sinmez İstanbul Belediyesi'ni kaybetmek…

AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın "milleti", "bu İstanbul benim içime sinmedi, burada bir şaibe olduğu kesin. Ve bu şaibenin giderilmesi şart ki rahatlayalım" diyormuş.

16 milyonluk İstanbul’da seçmenin yarıdan fazlası Ekrem İmamoğlu’na oy verdiğine, meclis üyeliklerinde ise yarıdan çoğu iktidar blokuna oy verdiğine göre Erdoğan’ın bahsettiği ‘millet’ nereli ola ki?

Erdoğan aynı konuşmada demiyor mu; "Meclis'teki seçimlerde İstanbul'da tüm belediye başkan vekilliklerini bizim arkadaşlarımız kazandı".

E o zaman kim bu "ismi var cismi yok" millet…

Belki de Reis ‘millet’ derken bizim anladığımızı kast etmiyor da daha dar anlamda kullanıyordur.

Hani halk arasında "bizim millet" diye bazen kahve arkadaşlarını, bazen mahallelisini, bazen iş arkadaşlarını falan kast eder ya, belki de öyledir.

Örneğin o ‘millet’ arasında şunlar olabilir mi?

Hani İBB’nin seçimlerden sonra alelacele 3 milyon 596 bin 626 liralık ihaleyi verdiği Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen Mahmut Ünlü'nün damadı Esat Palazoğlu ve ağabeyi Muhittin Palazoğlu mesela.

Hakkında idam kararı verilince Türkiye’nin şefkatli kollarına sığınan Irak eski Cumhurbaşkanı Tarık El-Haşimi olabilir mi? Makam aracı Başakşehir’den, makam şoförü İstanbul Belediyesi’nden.

Şimdi üzülmüştür neticede.

Ya Egemen Bağış?

Sen 13 yıl beş kuruş para harcamadan makam şoförü tut, sonra biri gelsin ‘hop’ desin. Düşünsenize tam 780 bin lira cebine kalmış.

Nereden bulacak şimdi o parayı adam?

Siz inanmayın İngiltere’ye girerken bavulla para yakalattığı iddialarına. Hem yakalattıysa daha kötü beş parasız kalmıştır adam şimdi. Hakikaten ağır travma.

Belki Arda Turan’dır, ‘millet’!

İstanbul Halk Ekmek’in Başakşehir’e transferi için ödediği 9 milyon Euro’yu bir daha nerede bulacak? Hele ramazan pidesine indirim gelmişken.

Sözcü’den Çiğdem Toker’in duyurduğu vakıf ve dernekler de olabilir değil mi? ‘Millet’ olacak kadar geniş değillerse de çalışanları, nemalananları falan epey sayı eder sonuçta.

İBB'nin vakıf, dernek, okul, okul spor salonlarına yaptığı desteğin toplam tutarı tam 847 milyon 592 bin 858 lira, 27 kuruşmuş!

Toker’in sayesinde öğrendik ki, aslan payı 74.3 milyon TL ile TÜGVA'nınmış.

Onu 51.6 milyon TL ile TÜRGEV, 41.4 milyon TL ile T3 Vakfı, 29.8 milyon TL ile Ensar Vakfı izlemiş. Ensar'dan sonra, İBB'den en çok yardım alan vakıf, 16.6 milyon ile mütevelli heyetinde Bilal Erdoğan'ın bulunduğu Okçular Vakfı olmuş. Onu da küçük bir farkla Ahmet Hamdi Topbaş'ın başkanlık ettiği Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı izlemiş, 16.5 milyon TL ile.

Hepsini sayamadım ama liste gerçekten üzülecek ‘millet’ sayısını kabartacak kadar uzun.

Bu ‘millet’e bankamatikçiler de dahil olabilir.

Antalya’nın Demre gibi küçük bir ilçesinde bile 100 kişi tespit edildiğine göre yatarak para kazananların sayısının İstanbul Belediyesi gibi bir yerde kaç kişi olacağını varın siz hesaplayın.

Dünya sıralamasına göre devletten en çok ihale alan 5 inşaat şirketinin henüz İBB’den ne kadarlık ihale aldıklarını bilmiyoruz ama çok üzüldükleri kesin.

Haklı olarak bu ‘millet’in içine sinmez İstanbul Belediyesini kaybetmek…

Belki bazı milyonerler de vardır bu adaletsizliğe üzülenler arasında.

Yandaş Sabah gazetesinin verdiği rakamlara göre "İl Bazında Gayrisafi Yurt İçi Hasıla" sıralamasında İstanbul birinci olmuş ve 2017 yılında İstanbul 970 milyar 189 milyon lirayla en yüksek GSYH'ye ulaşmış. Böylece toplam hasıladan yüzde 31.2 pay almış.

Haberin tarihi Ocak 2019.

Birkaç gün önceki bir başka habere göre de geçen yıla göre yurt içindeki milyoner sayısı 11 bin 200 kişi artmış 173 bin milyonerimiz olmuş.

Kent gelirlerinin, yurttaş vergilerinin bankamatikçilere, müteahhitlere, aile vakıflarına gittiği ülkede toplam gelirin yüzde 47’sini alan yüzde 20’nin yüzde kaçının İstanbul kaynaklarından beslendiğini bilmiyoruz.

Ama ‘millet’ sayılmayanlar arasında kimlerin olduğunu biliyoruz. 

Mesela seçmenin en az yüzde 60’ı o ‘millet’in içinde yok elbet.

Hepsini geçelim.

Gazeteci Sebahattin Önkibar çok önemli bir AKP kulisi aktardı. Üst düzey AKP’liler, İstanbul’un önemini anlatıyor:

 "Önemli çünkü günümüzde siyasetin finansman ile organizasyonları büyük ölçüde Belediyeler aracılığı ile oluyor... İstanbul belediyesi bizde olmasın, Yenikapı’da 2 milyon insanı biraraya getiremez ancak 100-200 bin kişilik mitingler yaparız. İlaveten İstanbul Belediyesi'nin Suriyeliler konusunda aktif yardım ve rolleri var."

Bahsedilen "Suriyeliler"in hangi gruplar olduğu, İstanbul Belediyesi’nin oynadığı aktif rolün niteliği de ‘millet’in seçimleri içine sindirememesinin önemli nedenlerinden olabilir.    

Bakalım yarın YSK ne karar verecek.

Erdoğan’ın ‘millet’ine mi, seçmenin iradesine mi boyun eğecek…

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi