Suriye’de Türkiye-Rusya bilek güreşi var

Suriye’de Türkiye-Rusya bilek güreşi var
Hürriyet yazarı Sedat Ergin, Erdoğan ve Putin arasındaki sıcak ilişkiye rağmen iki ülkenin Suriye’de bilek güreşine tutuştuğunuz yazdı.

Hürriyet yazarı Sedat Ergin, Erdoğan ve Putin arasındaki sıcak ilişkiye rağmen iki ülkenin Suriye’de bilek güreşine tutuştuğunuz yazdı. Türkiye’nin Suriye’ye yeni bir harekât tehdidine Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın "Suriye’nin egemenliğine saygı duyulmalı" açıklaması öncesinde kaleme alınan yazıda, Rusya’nın hava sahasına hâkimiyetinin önemine dikkat çekildi.

Ergin, geçen hafta Suriye’nin batısında Lazkiye şehrinin yanı başında Rusya Hava Kuvvetleri’nin Hmeymim üssünden kalkan savaş uçaklarının düzenlediği iki operasyonu büyüteç altına yatırdı ve şöyle dedi:

"Birinci harekât, İdlib çatışmasızlık bölgesinde M-4 karayolu boyunca kuzey ve güneye doğru altı kilometre derinlikteki güvenlik koridoru içinde, yola hemen bitişik Basenkul köyünün civarındaki bir noktayı hedef aldı. Burası, Türkiye’nin Rusya ile yaptığı mutabakatlar çerçevesinde radikal gruplardan arındırma taahhüdünü üslendiği güvenli koridor. Sahadan gelen haberlere göre, Rusların bu koridorda gerçekleşen saldırısında, Heyet Tahrir eş Şam (HTŞ) örgütüne bağlı 7 militan öldürüldü.

Aynı gün ilerleyen saatlerde yine Hmeymim’den havalanan bir Rus savaş uçağı, bu kez doğuda daha uzak bir noktaya yöneldi. TSK’nın denetimindeki Fırat Kalkanı bölgesinin başlangıcında, Mare kasabasına yakın Tuways’da bulunan TSK üssünün civarındaki bir sahaya iki atış yaptı. Burası Rusların kontrolündeki Tel Rifat bölgesinin hemen karşısında bulunuyor."

Bu harekâtı öncesi Mare’de gerilim yaşandığını hatırlatan Ergin,  Tel Rıfat’tan atılan bir bir tanksavar roketiyle Tuways’taki TSK üssüne yakın noktada bir Türk askerinin öldüğünü belirtti ve şöyle devam etti:

"Bunun üzerine buradaki TSK mevzilerinden Tel Rifat’taki PKK/YPG hedeflerine doğru kuvvetli bir topçu ve roket ateşiyle karşılık verildi. Rus savaş uçağı işte tam bu sırada devreye girdi.

Görüleceği gibi, TSK Rusya’nın nüfuz alanındaki Tel Rifat’ta PKK/YPG unsurlarını vurunca, durdurma amaçlı olduğu anlaşılan yanıt Rus hava kuvvetlerinden geldi.

Birinci olayda da Rus tarafı, İdlib’deki nokta atışında, Türkiye’nin M-4 üzerindeki güvenli koridoru radikal gruplardan arındırma ve trafiğe açma taahhüdü çerçevesinde, muhtemelen Ankara’ya koridorda hala terör gruplarının üslenmiş olduğu mesajını veriyordu.

Her halükârda Rus savaş uçaklarının bu şekilde sahneye çıkması, Fırat’ın batısındaki geniş bir coğrafyada Suriye hava sahasının kontrolünü elinde tutmasının Rusya’ya sağladığı büyük stratejik avantajı gösteriyor.

Ağırlıklı olarak Tel Rifat çıkışlı olmak üzere birbiri ardına gelen bu saldırıların sistematik bir kalıbı izlediği aşikâr.

YPG’nin Suriye’nin batısında eskiden beri kendisine bir yaşam alanı bulduğu Tel Rifat, aynı zamanda Rusya, Esad rejimi ve İran’a yakın Şii milislerin de bulunduğu küçük bir bölge. YPG, buradan hem batıda TSK’nın denetimindeki Afrin, hem de kuzey ve doğuda yine TSK denetimindeki Fırat Kalkanı bölgelerini vurabileceği bir operasyonel kabiliyet sergileyebiliyor.

Bu tutumunun gerisinde Rusya’nın Suriye sorunun çözümüne dönük genel politikası çerçevesinde, ülkedeki Kürt grupları karşısına almayarak "Kürt Kartı"nı elinde tutma çabasının önemli bir faktör olduğunu düşünebiliriz.

Bununla birlikte, Rusya’nın aynı zamanda silahlı muhalefetin denetimi altında bulunan ve TSK’nın da sahada kuvvetli bir askeri varlık gösterdiği İdlib’de Türkiye’yi geriletebilmek amacıyla YPG faktöründen yararlanma hesabını yapması muhtemeldir. Rusya, bu çerçevede Türkiye’yi İdlib’de HTŞ gibi radikal unsurların üzerine gitmeye zorlamak için, YPG’ye Tel Rifat ve Münbiç’te belli bir hareket serbestisi tanıyabiliyor. Bunu yaparken Türkiye’nin Kuzey Suriye’deki nüfuzunun daha fazla genişlemesini de bir şekilde frenlemiş oluyor.

Bu açıdan bakıldığında bir ucunda İdlib (HTŞ), diğer ucunda Tel Rifat ve Münbiç’in (PKK/YPG) yer aldıkları bir denklem karşımıza çıkıyor. Geldiğimiz noktada Türkiye ile Rusya arasında bu denklem üzerinden ciddi bir bilek güreşinin yaşanmakta olduğunu söyleyebiliriz."

Öne Çıkanlar